Werbung
 Übersetzung für 'CABA' von Türkisch nach Deutsch
caba {adv} {adj}gratis
2
Substantive
çabaMühe {f}
7
çabaEifer {m}
çabaAufwand {m}
çabaKraftakt {m}
çabaBestreben {n}
çabaAnstrengung {f}
çaba [çalışkanlık]Fleiß {m}
2 Wörter
çaba göstermek {verb}sich bemühen
çaba harcamak {verb}streben
çaba harcamak {verb}aufwenden
çaba sarfetmek {verb}bestrebt sein
12 Übersetzungen
Neue Wörterbuch-Abfrage: Einfach jetzt tippen!

Anwendungsbeispiele Türkisch
  • Irene Caba Alba (1905-1957), Arjantin doğumlu İspanyol tiyatro ve sinema oyuncusu.
  • Polly babasının onu hapse attırıp idam ettirmek için caba gosterdiğği hakkında Macheath'i uyarır.
  • Üzüntüsü de caba. Kahramanlarım rahat etmek için hapse giriyor.
  • Gürcü basınında yazdığı yazılarla Müslüman Gürcülerin ulusal bilincini artırmak ve Gürcistan’a entegre olmalarını sağlamak için caba harcadı.
  • Cebe defterleri üzerine yapılmış en öneli çalışma "Defter-i Caba-i Eyaleti Çıldır" adlı yayındır.

  • Carbon, Macintosh bilgisayarları çalıştıran işletim sistemi olan Mac OS X (bugün macOS olarak bilinir) için Apple'ın C tabanlı uygulama programlama arayüzlerinden (API) biridir. Carbon, Mac OS 8 ve Mac OS 9 işletim sistemlerinde çalışan programlar için iyi bir geriye dönük uyumluluk sağlamıştır. Geliştiriciler, “klasik” Mac OS ve Macintosh işletim sistemleri yazılımlarını OS X platformuna taşımak için uygulamayı azami çaba harcayarak çok az bir çaba ile kullanabilirler. OpenStep'te ortaya çıkan tamamen farklı Cocoa API sistemidir.
  • Kadriye Nurmambet ilk türkülerini annesinden öğrendi, ancak daha sonra geleneksel şarkıları toplama konusunda büyük ilgi ve çaba gösterdi. Kırım, Nogay Tatar ve Türk halk kültürünün unsurları olan insanları aramak için Dobruca köylerinde seyahat ederdi. 1957 yılında Etnografya ve Folklor Enstitüsü Bükreş Altın Ses Arşivi'nde 90'dan fazla geleneksel Tatar ve Türk şarkısı kaydetmeye davet edildi. Hayatı boyunca, folklor öğreterek ve danışmanlık vererek Romanya Türklerinin ve Tatarlarının geleneksel müziklerini korumak için büyük çaba sarf etti.
  • Sanatsal çalışmalarını 1968'den beri sürdürmektedir. Türkiye'de serigrafinin yaygınlaşması için çaba göstermiş bir sanatçıdır.
  • Prens Çaba ( Atilla'nın oğlu.) yıldız yolunda.
  • 31 Mart ayaklanması sonrası gözaltına alınan Hürriyet-i Ahrar Fırkası üyeleri ve Prens Sebahattin için onları kurtarmak için çaba gösteren ve onları kurtaran İngiltere acaba neden Derviş Vahdeti'yi kurtarmak için aynı çabayı sarf etmemiştir?

  • "Etnik Yahudiler" terimi ateistler, agnostikler, bir akıma bağlı olmayan desitler ve Hristiyanlık, Budizm veya İslam gibi başka dine geçen Yahudileri kapsar. Her mezhepten dindar Yahudiler bazen dindar olmayan etnik Yahudilerin Yahudiliği tekrar keşfetmesi için çaba sarf ederler. Chabad gibi Hasidler bunun için özel çaba sarf ederler.
  • Aralarında Mendel Portugali'nin de bulunduğu çoğu genç cemaatin korunması için çaba gösterdi.
  • 1715 yılında Çaba'dan ıssız bir yer olarak bahsediliyordu, fakat bir yıl sonra onun adı vergi ödeyen kasabalardan bahseden bir dokümanda bulundu. Olasılıkla yeni kasaba János György Harruckern tarafından kuruldu. Kendisi Türkler'e karşı yapılan savaşta üstünlük kazanmıştı ve Bekeş eyalet alanını satın almıştı. 1847 yılında kasaba 22.000 nüfusu ile Macaristan'ın yirmi en büyük şehri arasındaydı. Buna rağmen Çaba, çamurlu sokakları ve tıkış tıkış evleri ile büyük bir köye benzer.
  • Oligarşiler ayrıca toplumun dörde ayrılan yapısını ortadan kaldırmak için çaba göstermiştir.
  • Yahudi soyundan gelen Chomsky, soykırım ile ilgili görüşleri Faurisson’un görüşleri ile zıt olmasına ve Faurisson’un Yahudi düşmanı ve Neonazi olduğunu bilmesine rağmen onun, konuşma özgürlüğü için çaba sarf ettiğini biliyordu. Sonradan Chomsky şunu fark etti ki insan özgür demeçler için bazen ‘en çirkin düşünceler’ için çaba sarf edebilir ve bu yüzyıllık eski bir prensiptir. Aşağıda da kitabından bu düşünce ile ilgili küçük bir kesit verilmiştir.

  • Bugün, evrenin ilk zamanlarında neden düşük entropiye sahip olduğunu anlamak için oldukça çaba harcanıyor.
  • Macmillan, Süveyş Krizi sonrasında soğuyan ABD-İngiltere ilişkilerini düzeltmek için çaba harcadı ve başarı sağladı. Avrupa ülkelerine yakınlaştı, AET'ye geç de olsa üye olmak için çaba gösterdi. Başbakanlığı döneminde Afrika'daki İngiliz sömürgeleri bağımsızlıklarını kazanmaya başladılar. 1957'de Gana, 1960'ta Nijerya ve 1963'te Kenya bağımsız oldu. Ancak Orta Doğu'daki İngiliz siyaseti müdahaleci olmaya devam etti. Irak'a ve Umman'a müdahale edildi.
  • 1992 yazında kendi profesyonel bisiklet takımını kurmak için çaba sarf etti.
  • MÜYAP, müzik endüstrisi adına üyelerinin haklarının korunmasında çaba harcamaktadır...
  • Paas ve Van Merriënboer , araştırmacıların, bilişsel yükün bir indeksi olan "algılanan zihinsel çaba"yı ölçmelerine yardımcı olan bir yapı geliştirdi (göreceli koşul verimliliği olarak bilinir). Bu yapı, hem zihinsel çaba derecelendirmelerini hem de performans puanlarını hesaba katarak, öğretim koşullarını karşılaştırmanın nispeten basit bir yolunu sağlar. "Göreceli koşul verimliliği", standartlaştırılmış zihinsel çabanın standart performanstan çıkarılması ve ikinin kareköküne bölünmesiyle hesaplanır.

  • Duygu düzenleme, bireyin hedeflerine ulaşması için duygusal tepkilerini kontrol edebilmesi, olası duygusal tepkilerini gözlemleyebilmesi, değerlendirebilmesi ve değiştirebilmesidir. Duygu düzenlemenin temel amacı duyguları değiştirmektir. Yani duygu düzenleme sürecinde insanlar, o anki yoğun duygusuyla spontane karar vermemek için epey bir çaba sarf ederler. Ancak duygu düzenlemenin otomatikleşen ve çaba gerektirmeyen şekilde olabileceğine ilişkin görüşler de vardır. Öte yandan duygu düzenleme becerisi, bir duyguyu değiştirmek veya kontrol etmekten çok daha karmaşık bir sürece sahiptir.
  • Zihinsel çaba gerektiren görevler "yönlendirilmiş dikkat" üzerine kuruludur. İnsanlar odaklanmayı sağlamak, uygunsuz duygu ve eylemlerin dışavurumunu geciktirmek ve dikkat dağınıklığını engellemek için çaba sarf etmelidir. Bu demek oluyor ki, dikkat dağıtıcı şeylerden kaçınarak daha yüksek göreve konsantre olmaları gerekir. Asıl görevi yerine getirmek, başka bilgi ve becerileri de gerektirir. Dikkat, çoğu kişinin “yorgun” veya “stresli” olarak tanımladığı bir duygudan dolayı azalmaya başlamadan önce uzun süre korunabilir.
  • En düşük çaba prensibi (ing. [...]) insanların bir amaca ulaşmak için en az çaba gerektiren yolu takip ettiklerini ileri süren bir teoridir. Esther Bierbaum bu teoriyi "insan davranışının deterministik bir okuması" şeklinde değerlendirmektedir. Prensip biyolojik evrimde kendini göstermenin yanı sıra, dilbilim alanında da dillerin gelişimi konusunda göze alınmaktadır.
Werbung
© dict.cc Turkish-German dictionary 2024
Enthält Übersetzungen von der TU Chemnitz sowie aus Mr Honey's Business Dictionary (nur Englisch/Deutsch).
Links auf das Wörterbuch oder auch auf einzelne Übersetzungen sind immer herzlich willkommen!