1 Übersetzung
Neue Wörterbuch-Abfrage: Einfach jetzt tippen!
Anwendungsbeispiele Türkisch
weitere Beispiele ...
- Benedictus Bergoglio'yu varisi olarak görürken, Bergoglio Arjantin'deki askeri diktatörlük sırasında yaşananlardan dolayı kendini suçlu hissettiği için, asla papa olamayacağını savunmaktadır.
- 1963'ten 1979'da suikastine kadar Güney Kore Cumhurbaşkanı olarak görev yaptı ve ülkeyi ilk kez Mayıs 1961 askerî darbesi tarafından kurulan bir askeri diktatörlük başkanı olarak yönettikten sonra bu görevi üstlendi.
- Carlos Guillermo Suárez Mason (2 Ocak 1924, Buenos Aires – 21 Haziran 2005, Buenos Aires), 1976-1983 yılları arasındaki askeri diktatörlük yıllarında Kirli Savaş adı verilen olaylarda birçok kaçırma, işkence ve devlet terörü olayında adı geçen ve antikomünist görüşleriyle bilinen Arjantinli general.
- Ancak, bu durum 1970'lerin başlarındaki askeri diktatörlük sırasında değişti.
- Yapıya, adandığı Brezilyalı ulusal kahramanlardan birisi olan ve Brezilya’nın askeri diktatörlük döneminden sonraki ilk sivil Devlet Başkanı olan Tancredo Neves’in (1910 – 1985) ismi verilmiştir.
- Bu dönemde TKP bir yandan kadrolarının büyük bölümünü yurt dışına çıkarmayı, bir yandan başta İstanbul olmak üzere askeri diktatörlük koşullarında faaliyetlerini sürdürmeyi başardı.
- Daegu şehri ve bölgesi Güney Kore'de 1963-1979'da uzun müddet askeri diktatörlük rejimi kurcusu ve idarecisi General Park Chung-hee'nin muhafazakâr ana politikasının merkezi idi.
- Gine bağımsızlığını ilan ettiği 1958 yılından birkaç yıl sonra askeri diktatörlük ile yönetilmeye başlanmıştır.
- Darbeden sonra, Brezilya'da 21 yıl boyunca ordunun ülkenin tüm siyasetini kontrol ettiği bir askeri diktatörlük dönemi kuruldu.
- Brezilya'da askerî diktatörlük dönemi, Brezilya'da 1 Nisan 1964 ile 15 Mart 1985 tarihleri arasında birbirini izleyen askeri hükümetlerin sürdürdüğü baskıcı rejimi anlatır.
- 13 Mart 1920'de Weimar Cumhuriyet'ni devirmek ve yerine otokratik bir askeri diktatörlük getirmek için Kapp Darbesi'ni yaptı.
- Birçok Somalili, askeri diktatörlük altındaki yaşamdan hayal kırıklığına uğramıştı.
- 1980'lerde Augusto Pinochet diktatörlüğünü protesto etmek için periyodik olarak düzenlenen sivil gösteriler olan “Ulusal Protesto Günleri”ni takip etmesi, askeri diktatörlük ortamında özellikle önemli bir role sahipti.
- Askerî diktatörlük, ordunun siyasi otorite üzerinde tam veya önemli bir kontrol sağladığı bir diktatörlüktür. Diktatör genellikle cuntanın başı olan üst düzey bir subaydır.
- Siyasi görüş olarak komünizme sempati duyması nedeniyle, Oscar Niemeyer Brezilya’daki askerî diktatörlük döneminde gördüğü siyasal baskılar sonucu yurt dışına çıktı ve de 1965 yılında itibaren Paris’te yaşamaya başladı.
- Bu darbe sonucunda António de Oliveira Salazar ekonomik dengeyi ve toplumsal düzeni sağlayarak 1933 yılına kadar sürecek olan sağ eğilimli askerî diktatörlük tarafından başa getirildi.
© dict.cc Turkish-German dictionary 2023
Enthält Übersetzungen von der TU Chemnitz sowie aus Mr Honey's Business Dictionary (nur Englisch/Deutsch).
Links auf das Wörterbuch oder auch auf einzelne Übersetzungen sind immer herzlich willkommen!