Werbung
 Übersetzung für 'zararlı' von Türkisch nach Deutsch
zararlı {adj}perniziös
5
bot.
zararlı bitkiler
Unkraut {m}
2 Übersetzungen
Neue Wörterbuch-Abfrage: Einfach jetzt tippen!

Übersetzung für 'zararlı' von Türkisch nach Deutsch

Werbung
zararlı {adj}
perniziös

zararlı bitkiler
Unkraut {m}bot.
Anwendungsbeispiele Türkisch
  • Kirletici terimi genellikle çevre üzerinde zararlı bir etkiye sahip olan bir madde olan "kirletici" ile dönüşümlü olarak kullanılır.
  • İnsan sağlığına zararlı olan smog, belirli zararlı gazların sıcaklık terselmesi gibi sebeplerle bir noktada yoğunlaşması ile meydana gelmektedir.
  • Pamuk, su kullanımı ve çevresel etki bakımından en zararlı tekstil elyaflarından biridir.2 Geleneksel pamuğun yetiştirilmesinde toprak verimliliği ve insan sağlığı için zararlı pestisitler kullanılır.
  • Sıfır-gün virüsü (sıfır-gün zararlı yazılımı veya yeni-nesil zararlı yazılım olarak da bilinir), önceden bilinmeyen bir bilgisayar virüsüdür veya belirli antivirüs yazılımı imzalarının henüz bulunmadığı diğer kötü amaçlı yazılımlardır.
  • Manyetosfer, Dünya'yı, Güneş rüzgarlarından gelen zararlı yüklü parçacıklardan ve  kozmik ışınlardan korur.

  • Ayrıca bu terapi, daha az zararlı davranış bozukluklarının bireysel tedavilerinde de kullanılmıştır.
  • Akıllı telefonlar için geliştirilmiş olan çok sayıda işletim sistemi olduğu için zararlı yazılımların sayısı da çok büyüktür.
  • Eski e-posta yazılımları, e-postaları otomatik olarak zararlı yazılım içerme ihtimali bulunan JavaScript kodları içeren HTML email ile açıyordu.
  • Katalitik konvertör ya da katalitik dönüştürücü, motorların egzozlarındaki (dışarı verdikleri gaz) çevreye zararlı maddeleri daha az zararlı maddelere dönüştüren aygıt.
  • Zararlı kışı 1–5 cm toprağın altında geçirirler önceden hazırlamış oldukları kokon içerisinde pupa döneminde geçirir.

  • KDA enziminin özellikle böceklerde bulunması ve hayati işlevlere sahip olması tarımsal açıdan zararlı kabul edilen böceklerle mücadelede kimyasal savaşıma bir alternatif bir hedefi oluşturmaktadır.
  • Kültürel mücadele, tarım sürecinde zararlı canlıların meydana gelmesini önleyecek üretim sistemlerinin kullanıldığı tarımsal mücadele yöntemleridir.
  • Program, zararlı temizliğinde imza veri tabanı kullanmadan sezgisel tespite dayalı bir yöntemle kullanılır.
  • Truva atı zararlı yükü (payload) çeşitli zararlar vermek için dizayn edilmiş olsa da zararsız da olabilir.
  • Yeni oluşan mutasyonların çoğu doğal dengeyi bozduğu için zararlı, hatta kalıtsal hastalıkların birçoğunda olduğu gibi ölümcüldür.

  • Geçmişte bir bilgisayarı zor durumda bırakabilecek tek yöntem zararlı taşıyan disketleri bilgisayara yerleştirmekti.
  • İnsan uygarlığı çağlar boyunca kımıl ile bir zararlı olarak mücadele ederken elinde bulunduğu hububat türlerini genetik olarak ele alıp daha dayanıklı hububat türleri üretmeye zorlayarak dolaylı bir katkı da vermiştir.
  • Kurşun beyazı, kurşun elementinin rengidir. Zararlı bir renktir, Çünkü içindeki kurşun vücuda girince hastalıklara sebep olur.
  • Karşılanan bu kriterler arasında; uygun bir sinir sistemi ve duyu reseptörleri ile opioid reseptörlerin varlığı, analjezik ve lokal anestezik maddeler verildiğinde zararlı uyaranlara verilen yanıtların azalması, zararlı uyaranlara bağlı fizyolojik değişiklikler, koruyucu motor reaksiyonlar sergileme, öğrenmeden kaçınma ve zararlı uyaranlardan kaçınma arasında değiş tokuş yapma ve diğer motivasyon gereksinimleri bulunur.
Werbung
© dict.cc Turkish-German dictionary 2024
Enthält Übersetzungen von der TU Chemnitz sowie aus Mr Honey's Business Dictionary (nur Englisch/Deutsch).
Links auf das Wörterbuch oder auch auf einzelne Übersetzungen sind immer herzlich willkommen!