Advertisement
 Translation for 'ıslak' from Turkish to English
In eigener Sache: Wir versuchen derzeit, ein Wörterbuch für Ukrainisch-Deutsch aufzubauen und würden uns über Sprachaufnahmen oder Übersetzungsvorschläge freuen!
ıslak {adj}wet
2
1 translation
To translate another word just start typing!

Translation for 'ıslak' from Turkish to English

ıslak {adj}
wet
Advertisement
Usage Examples Turkish
  • Tarla kenar boşlukları, otlaklardaki ıslak alanlar, güneşli yamaçlar ve ormanlarda 100–2300 m yükseltilerde görülür.
  • Los Katios Milli Parkı topografyası, alçak tepeler, ormanlar ve ıslak düzlüklerden oluşmaktadır.
  • Profesyonel temizlikte ıslak paspas veya nemli paspas, bir yüzeyin temizliğinde ikinci adımda olduğu gibi kullanılır.
  • Elektrotlar tamamen tüketildiğinde, yeni elektrot ve elektrolitlerin eklenmesiyle ıslak pil yenilenirdi.
  • Buharlaşma: ıslak atmosferde baloncukları üfleyerek ve suya biraz şeker ekleyerek yavaşlatılabilir.

  • Birbirlerine karşı ıslak olan maddelerin temas alanları ıslak olmayanların birbirleriyle bağlantısından daha büyük bir temas alanına sahip olmaya eğilimlidirler.
  • Veteriner (2. bölüm): Dong Woo'nun ıslak ve yağmurda sokağa bırakılmış köpeği verdiği yerdir.
  • "Poa trivialis" ıslak topraklarda yaygın olan bir bitki türüdür.
  • Oda köşelerine yerleştirilen küçük uydu modüller ile navigasyon sağlayan, sadece sert zemin temizliğini kuru veya ıslak olarak yapabilen bir robottur.
  • Islak serilmiş mat veya "cam doku" 6 ila 20 mikrometre çap aralığında ıslak doğranmış, ağır denier lifleri kullanır.

  • Su ve hava şartları ile yapılacak olan işin amacına göre seçim ve tercihi yapılabilecek olan dalış elbiselerini üretim materyallerine göre 3'e (neopren, kauçuk, membran) su geçirgenliğine göre de 3'e (ıslak, yarı kuru veya yarı ıslak, kuru elbise) ayırabiliriz.
  • ... yüzyılın sonları) gibi daha sonraki dönemlerdeki sanatçılar genellikle katmanlama ve sırlama yaklaşımı olan Rönesans dönemini takip etmeden bu ıslak üzerine ıslak yöntemini kullanarak tuval üzerine ıslak boyayı harmanladılar.
  • Banyo mutfak gibi ıslak zeminlerde duvar ve tezgâhları kaplama gereci olarak kullanılır.
  • Endüstriyel ve tarımsal değişiklik delta ovasında büyük bir ıslak toprak alanı kaybına yol açtı.
  • Shaw debriyaj tamamen viskoz etkilerine dayanan ıslak debriyajdır sürtünmeden hiç faydalanmaz.

  • Primula carniolica, Ljubljana'nın güney ve batısındaki 25 km genişliğinde ve 70 kilometrelik bir kuşakta, kayalık yarıklardaki ıslak yarıklarda ve çayırlardaki yerlerde yetişir.
  • En basit higrometreler, birisinin haznesi devamlı ıslak tutulan iki termometreden oluşurlar.
  • "Solanum aviculare", yağmur ormanlarında, ıslak ormanlarda ve killi topraklarda yağmur ormanı kenarlarında yetişir.
  • Kadın ıslak rüyalarının kesin olarak tanımlanması erkek ıslak rüyalarına göre daha zor olabilir; çünkü boşalma genellikle erkek orgazmı ile ilişkilidir, vajinal ıslanma ise orgazmı göstermeyebilir.
  •  Bu yöntem "ıslak-tabak kolodyon" ya da "ıslak kolodyon" metodu olarak bilinir. Kolodyon nispeten taneciksiz ve renksizdir, negatif olarak da bilinen ilk yüksek kaliteli çoğaltma yöntemlerinden biri bu sayede elde edilmiştir. Bu süreç aynı zamanda iki tür pozitif üretmiştir: ambrotip; tintip (ferrotip olarak da bilinir).

    Advertisement
    © dict.cc Turkish-English dictionary 2024
    Contains translations by TU Chemnitz and Mr Honey's Business Dictionary (German-English only).
    Links to this dictionary or to individual translations are very welcome!