Advertisement
 ⇄Change DirectionTranslation for 'kabahat' from Turkish to English
NOUN   kabahat | kabahatler | kabahatin
kabahat {noun}fault
1 translation
To translate another word just start typing!

Translation for 'kabahat' from Turkish to English

kabahat {noun}
fault
Advertisement
Usage Examples Turkish
  • Serdar-ı ekremin böyle serbest mütalaası İstanbul'un mizacına uymamış ve bundan başka mesul mevkiinde olan vezir-i âzamın kabahat isnat ettiği kaptan Paşa ile Tatar hanının bunu reddeylemeleri neticesinde bütün mesuliyet Şerif Hasan Paşa'ya yükletilmiş ve bundan başka aleyhtarları tarafından isyan edeceği hakkında da uydurma haberler yayıldığından, bir hâdiseye meydan vermeden azil ve katline karar verilmiştir.
  • Tyson, 22 Ocak 2007'de Maricopa İlçesi Yüksek Mahkemesinde, uyuşturucu bulundurma ve uyuşturucu madde bulundurma sayımları ve uyuşturucu etkisi altında araba kullanmanın iki kabahat sayımı nedeniyle suçsuz olduğunu iddia etti.
  • Bu hastanın beklenen ölümü için kimse doktora kabahat yükleyemiyecektir ve son olarak hastaya ilaç yapıp sağlayan, ve doktorun düşman kabul ettiği, eczacı Stossel'e hastayı iyleştirememe kabahatini yükleyeceklerdir.
  • Kabahat, toplum düzenini rahatsız eden davranışlardır.
  • 13/1979 sayılı Disiplin Mahkemeleri Kuruluşu Disiplin Kabahat ve Cezaları ve Yargılama Usulü Yasası tahtında ilgili yasada belirtilen disiplin kabahatlarına ilişkin meselelere bakarlar.
  • 21 Haziran 2015 tarihinde, "Yeni Şafak" yazarı Hayrettin Karaman, "LGBT Onur Haftası"nı hedef almış ve "eşcinseller kendilerini açıklayarak namuslu ve onurlu insanların aralarına katılamazlar, yaptıkları kabahat yüz kızartıcı bir fiil olarak tiksinti ile karşılanır" diyerek eşcinsellere karşı nefret söylemine başvurmuştur.
  • İngiliz yasasından önce, açık saçık materyallerin yayınlanması teamül hukukta bir kabahat olarak görülüyordu ve materyalin açıkça pornografi olarak tasarlandığı durumlarda bile yazarları ve yayıncıları etkili bir şekilde yargılamak zordu.
  • Trafik sigortasının amacı herhangi bir kaza durumunda "karşı tarafın" malına veya canına verilen hasarı -kabahat oranına bağlı olarak- kısmen veya tamamen karşılar.
  • , hem erkekler hem de kadınlar arası hemcins cinsel ilişkilerini cezalandıran fakat karşılıklı rıza gösteren yetişkinler arasındaki cinsel ilişkileri kabahat suçu olarak sınıflandıran güncellenmiş bir ceza kanununu 111 destek ve 1 karşı oyu (ve 4 çekimser oy) ile onayladı.
  • Polis genellikle bunu kabahat yasaları ve ayrımcılıkla mücadele yasaları tarafından üstü kapalı olarak yasaklanmış olarak görür ve bir suçtan ziyade bir suç (nefret söylemi) olarak değerlendirir.
  • ” Daha önce, bu suç, askeri kabahat olarak, Askeri Ceza Kanunu’nun 86.
Advertisement
© dict.cc Turkish-English dictionary 2023
Contains translations by TU Chemnitz and Mr Honey's Business Dictionary (German-English only).
Links to this dictionary or to individual translations are very welcome!