Translation for 'batı' from Turkish to English

batı {noun}

west <W>

• Babadağ güney-batı Türkiye'de, Batı Akdeniz Bölgesi'ndeki Muğla ilinin Fethiye ilçesinde bulunan bir dağ'dır.
• İnşaat şirketlerinin Ataşehir'in batı tarafındaki arazilerin uygunluğundan dolayı konut ve ofis projelerini bu bölgede gerçekleştirmesiyle Batı Ataşehir kavramı ortaya çıkmıştır.
• Batı Berlin, üç batı gücünün yetkisi altında 3 Eylül 1948 tarihinde kendi pulunu yayımlamaya başladı.
• Latincenin öğrenimi ve öğrenim amacı öteki Batı dillerininkinden farklıdır.
• Batı rüzgârlarının ve sıcak okyanus akıntılarının etkisiyle orta kuşak karalarının batı kıyıları, doğu kıyılarından daha sıcaktır.

• Batı yarımküreden Eski Dünya'yı hâriç tutmak amacıyla Batı Yarım Küre'yi 20.
• Avrupa ve batı Asya'nın çoğunda ürerler. Göçmendirler, çoğunlukla batı Afrika'da kışı geçirirler.
• Kiliseler genellikle batı-doğu istikametinde uzunlamasına (ekvatora paralel) inşa edilirler.
• Doğu'da Batı kültürüne ilişkin olumsuz görüşlerin kökeni Yunan ve Roma kültürüne yönelik Pers tavrına veya İslamiyet ve Hristiyanlık arasındaki çatışmalara kadar geri götürülebilir.
• Spengler'in (Batı'nın Çöküşü) adlı en önemli eseri, başta batı düşünürleri olmak üzere dünya düşünce tarihi üzerinde çok etkili oldu.