Advertisement
 Translation for 'hassas' from Turkish to English
hassas {adj}sensitive
1 translation
To translate another word just start typing!

Translation for 'hassas' from Turkish to English

hassas {adj}
sensitive
Advertisement
Usage Examples Turkish
  • Kayıp köpük dökümü, kalıp için balmumu yerine köpük kullanılması dışında hassas döküme benzeyen bir tür evaporatif kalıp döküm işlemidir.
  • Sekstantla en hassas mevki tayini, güneşin en yüksek noktasına ulaştığı öğlen vakti yapılır.
  • Pantsir-S1, askeri, endüstriyel ve idari yapıların uçak, helikopter, hassas mühimmatlar, seyir füzeleri ve İHA'lara karşı nokta hava savunmasını sağlamak ve özellikle düşük ila son derece düşük aralıklarda hassas mühimmat kullanan düşman hava saldırılarından hava savunma birimlerine ek koruma sağlamak üzere tasarlanmıştır.
  • Ayaklarda biriken histamin damar permabilitesini (geçirgenlik) bozarak kan serumunun tırnakla iç kısımda bulunan hassas tabaka arasında birikmesine ve hassas tırnağa baskı oluşmasına dolayısıyla ağrıya neden olur.
  • Verilen bir alanın araştırılması için, görüş alanı hassas ışık toplama gücü kadar önemlidir.

  • Yapıları gereği herhangi bir tahrişe karşı çok hassas olan ve idrar, vajinal akıntı, smegma ve hatta dışkı izlerinin bulunabileceği boşaltım bölgesinde yer alan iç dudaklar, vulvitis gibi vulvanın iltihabi enfeksiyonlarına karşı hassas olabilir.
  • Bazı meydanlarda radar kontrolörü son yaklaşmadaki uçaklara baş ve irtifa bilgisi vererek sürveyans radar yaklaşması (SRA) veya hassas baş ve süzülüş bilgisi vererek hassas radar yaklaşması (PAR) yaptırabilir.
  • Elektronik kumanda üzerinde bulunan, küçük fakat hassas hareketleri sağlayan piezoelektrik öğeler, doğruluğu kesin ve hassas bir tarama sağlar.
  • Bu yüzden bu zamanları birkaç dakikadan daha hassas vermek çok anlamlı değildir.
  • Hassas polarimetrelerde polarizör-analizör arasına, polarizör küçük bir açı yapacak şekilde üçüncü bir kristal kutuplayıcı konur.

  • Dünya Savaşında hassas döküm eski geleneksel metodun yavaş olması ve/veya daha fazla özel alaşım üretilmesi gereksinimi nedeniyle üretim bu yöne kaydı.
  • Bu sigorta umumiyetle hassas ve çok hassas devrelerde kullanılır.
  • Yaklaşık 5 × 5 kadar hassas alanı vardır. Kullanıcı, parmağını bu hassas temas yüzeyi üzerinde gezdirerek işaretçinin hareketini sağlar.
  • Güvenlik açısından hassas herhangi bir görev yapan kişiler opioid kullanmamalıdır.
  • AGM-154C JSOW ise 250 kg ağırlığındaki BLU-111/B harp başlığına sahiptir. Hassas taarruzlar için görüntüleyici kızılötesi (IIR) arayıcı sensörü ile terminal safhasında hedefe 2 km kala aktive edilen Otomatik Hedef Tespiti (ATA) teknolojilerine sahiptir.

  • Potasyum nitrat hassas dişler için kullanılan bazı diş macunlarında bulunabilir. Son zamanlarda, hassas dişlerin tedavisi için diş macununda potasyum nitrat kullanımı artmaktadır.
  • Orbital perçinleme makineleri ticari araçlar, uçak ve lokomotifler için fren balataları, tekstil ve deri ürünleri, metal braketler, pencere ve kapı mobilyaları, mandallar ve hatta cep telefonları dahil olmak üzere çok çeşitli uygulamalarda kullanılır. Hassas ve kırılgan malzemeler ve hassas elektrikli veya elektronik bileşenler dahil olmak üzere birçok malzeme orbital perçinleme makineleri kullanılarak birbirine perçinlenebilir.
  • Bağırsakta malrotasyon durumunda sol üst kadran ağrılı veya hassas olabilir.
Advertisement
© dict.cc Turkish-English dictionary 2024
Contains translations by TU Chemnitz and Mr Honey's Business Dictionary (German-English only).
Links to this dictionary or to individual translations are very welcome!