Advertisement
 Translation for 'meyve' from Turkish to English
meyve {noun}fruit
2
gastr.
meyve salatası {noun}
fruit salad
2 translations
To translate another word just start typing!

Translation for 'meyve' from Turkish to English

Advertisement
meyve {noun}
fruit

meyve salatası {noun}
fruit saladgastr.
Usage Examples Turkish
  • İyi bir kalvadosta meyve tadı dengeli olmalıdır.
  • Kabuk pürüzlüden - hafif pürüzlüye kadar değişim gösterir. Meyve etine bağlılığı ve meyve et tekstürü kabukta orta derecededir.
  • Karpuz ve kabak gibi meyve türleriyle de yapılabilmektedir.Meyve türlerinin yanı sıra alçıda da oyma sanatı görülebilir.
  • Meyve salatası, çeşitli meyve türleri ile yapılan yemek.
  • Meyve bir yılda olgunlaşır. Kadeh pulları birbiri üzerine sıkıca kapanmış, uçları serbesttir. Meyve sapı 2–7 cm uzunluğundadır. Bir sapta 3-4 tane meyve bulunur.

  • Tarla ürünleri, sebze ve meyve yetiştirilir. İlçede yetiştirilen sebze ve meyve ürünleri yurt dışına da pazarlanır.
  • Giberellinlerin dıştan uygulanması, oksinlerin etkisiz olduğu bazı durumlarda meyve oluşumunu uyarırlar.
  • Tek bir gövdede 20 ila 30 meyve veren başak bulunur.
  • Taze olarak tüketilen bu tropikal meyve neredeyse tüm dünyadaki tropikal mutfaklarda kullanılmaktadır.
  • Meyve verme yaşı ağacın çeşidine göre değişir.

  • Yalancı meyve, sözde meyve veya aksesuar meyve, etinin bir kısmının çiçek yumurtalığından değil, karpelin dışındaki bazı bitişik dokulardan elde edildiği meyvelerdir.
  • Pomona, meyve ağaçlarının, bahçelerin ve meyve bahçelerinin tanrıçasıydı.
  • ’da yaşamış ABD’li jeolog; pomifera<pomum=her türlü meyve, genellikle elma+fera=taşıyan, meyve taşıyan.
  • Drupa (veya eriğimsi meyve); dış kısmı sulu, tohumu çevreleyen iç kısmı ise sertleşmiş açılmayan meyve türüdür.
Advertisement
© dict.cc Turkish-English dictionary 2024
Contains translations by TU Chemnitz and Mr Honey's Business Dictionary (German-English only).
Links to this dictionary or to individual translations are very welcome!