Advertisement
 Translation for 'ne yazık' from Turkish to English
ne yazıkWhat a pity!
3 Words
ne yazık ki {adv}unfortunately
Partial Matches
Yazık!Pity!
2
Yazık.Too bad.
ne zaman {adv}when
unverified ne oldu?what gives?
ne kadarhow many
Ne düşünüyorsun?What do you think?
unverified Ne var?what's the matter?
İsmin ne?What's your name?
Ne yapıyor?How's he doing?
Ne kadar?How much is it?
ne kadar {adv}how much
ne ... ne de {conj}neither ... nor
Ne kadar sürecek ... ?How long will it take ... ?
Sen ne düşünüyorsun?What do you think?
unverified Ne yapıyorsun? [N'âpıyorsun?]Was machst du?
unverified ne var? [gündelik dil]what gives? [coll.]
Sizin için ne yapabilirim?What can I do for you?
19 translations
To translate another word just start typing!

Usage Examples Turkish
  • 1922’de Oleg Losev, iki uçlu ve negatif dirençli bir radyo yükselteci üretmeyi başardı (kendisi ne yazık ki 1942’de Leningrad Kuşatması sırasında donarak can vermiş).
  • Karakter çizimleri konusunda birçok düşmanının bile saygı gösterdiği mangaka (ne yazık ki mangakaların böyle anlamsızca düşmanları oluyor) hikâye açısından ise özellikle bazı dönemlerde eleştirilir.
  • Bugün yarı kapalı sergi salonunda, geçen yüzyıl buradan götürülen kabartmaların ne yazık ki alçı kopyaları sergilenmektedir.
  • Türkiye'nin teoriye göre bu durumda faizler üzerinde tüm kontrolü elinde tutması gerekir. Ne yazık ki faiz konusundaki teorinin parlak yaklaşımı gerçeği yansıtmamaktadır.
  • Bu konuda ilerlemeler sürse de ne yazık ki henüz kesin bir başarı elde edilememiştir.

  • Özellikle müzik için (ses çipi PC’ler için özel ses kartlarında bile kullanıldı). Ne yazık ki PAL ve NTSC modlu C64’ler arasındaki farklar uyumluluk problemi yarattı.
  • Ne yazık ki "Nagayama" yararlandığı Japon tarihi kaynaklarında Moğol kılıcının, Japon kılıcına üstünlüklerinden bahsetmemiştir.
  • Ancak bu süre zarfında kimse ödülü kazanacak tasarımı gerçekleştirememiş ve önceden belirlenen limit sonunda, vadedilen ödül de ne yazık ki kaldırılmıştır.
  • Ne yazık ki, STC-16 üretimi 1973’teki global petrol krizinin yol açtığı ekonomik kriz nedeniyle uzun sürmedi.
  • Fakat ne yazık ki Händel bu davete uyamadı. Händel'in son yolculuğu Bach'ın ölümüyle sonuçlanan 1750 yılına rastlar.

  • Ne yazık ki II. Dünya Savaşı'yla birlikte Köstence yeniden sahip olduğu güçleri kaybetti.
  • On dokuzuncu yüzyılda Alman amatör arkeolog Heinrich Schliemann tarafından Miken uygarlığı'nın keşfi ve İngiliz arkeolog Arthur Evans tarafından yirminci yüzyılda Girit'te Minos medeniyeti'nın keşfi, Homeros destanları hakkındaki birçok sorunun açıklanmasına yardım etti, tanrılar ve kahramanlar hakkında da birçok mitolojik ayrıntıya arkeolojik kanıt sağladı. Ne yazık ki, Miken ve Minos bölgelerindeki efsaneler ve ritüeller hakkındaki kanıtlar, tanrıların ve kahramanların belirli isimleri geçici olarak tanımlanmış olmasına rağmen Linear B yazısı (hem Girit'te hem de Yunanistan anakarasındaki eski bir Yunanca biçim) esasen envanterleri kaydetmede kullanıldığından tamamen anıtsaldır.
  • Tevfik Fikret gibi sözde vatan şairi olarak adlandırılan bazı düşünürlerin ne yazık ki bu suikastten II.
  • Fakat ne yazık ki çok fazla Mestre Bimba'nın Regional stili ile karıştırılmaktadır.
  • Ancak Şubat 1830’da Cauchy’nin tavsiyesini dinleyerek çalışmasını Akademi sekreteri Joseph Fourier’e yarışmaya aday gösterilmesi için gönderdi. Ne yazık ki Galois’in çalışmasını göndermesinin ardından kısa süre sonra Fourier hayatını kaybetti ve Évariste’nin eseri kayboldu.

  • Nuruosmaniye 3066 ve Nuruosmaniye 9065'te aynı yazmanın elinden çıkmış olup, bir notta el-Katari'nin Cidde'deki Vezir camii imamı olduğu belirtilmiştir. Ne yazık ki, el-Katari'nin bahsettiği orijinal elyazmasına dair başka bir bilgi yoktur.
  • Bu arada Paris'te iki tiyatro oyunu ("Salıncakta İki Kişi"; Jean Morris ve Annie Girardot oynuyor- "Fahişe Olması Ne Yazık"; Romy Schneider ve Alain Delon oynuyor) sahneye koyar ve büyük heyecan yaratır.
  • Hayvanlar çiftliği geri almayı deneyen insanlara karşı yiğitçe çarpışır, gövdelerini mermilere siper eder; elleri olmadığı halde çiftliğin zor işlerinin üstesinden gelmeyi, hatta bir değirmen inşa etmeyi bile başarırlar. Ne yazık ki zaferleri yöneticiliğe soyunup gitgide 'insanlaşan' domuzların hırsları ve entrikaları tarafından gölgelenmeye mahkûmdur.
Advertisement
© dict.cc Turkish-English dictionary 2024
Contains translations by TU Chemnitz and Mr Honey's Business Dictionary (German-English only).
Links to this dictionary or to individual translations are very welcome!