Translation for '
on bir' from Turkish to English
21 translations
To translate another word just start typing!
Usage Examples Turkish
See more ...
- Nasuhoğlu Nasuh'un öldükten sonra bıraktıkları satılarak mevcudu on bir bin kuruş ve büyük-küçük hayvanların bedelleri yirmi dört bin kuruş tutmuştur ve zamanına göre epey bir servettir.
- 1946 yılında gerçekleştirilen ilk çok partili seçimlerde on bir milletvekili ile mecliste temsil edilen Kastamonu, ilerleyen yıllarda il genelinde yaşanan göçün de etkisi ile mecliste temsil gücünde kayıplar yaşamıştır.
- İlçede on bir Bisim istasyonu bulunmaktadır.
- "Times Good University Guide" (Times İyi Üniversiteler Kılavuzu) tarafından ardı ardına on bir yıl boyunca birinci sırada yer almış, tıp okulu ise "THE World University Rankingsce beş yıl boyunca ilk sırada kalmıştır.
- Plüton adı o dönemde on bir yaşında Oxfordlu bir öğrenci olan Venetia Burney (1918–2009) tarafından ortaya atıldı.
- 689 öğrencinin yanı sıra on yedi başka eyalette ve on bir başka ülkede bulunan altmış öğrenim sitesiyle eyaletin en büyük kurumuydu.
- Bununla birlikte 17 örgüt üyesi daha altı ila on bir yıl arasında hapis cezasına çarptırıldı.
- Einstein on bir yaşındayken Yahudi geleneği olarak evde din dersleri almaya başlamıştı.
- Bu esnada baba hiçbir sorumluğu üzerine almaz. On bir haftadan sonra yavrular avlanmaya başlar.
- İkinci süper ip devrinde ip teorisinin ve süpersimetri ile genel göreliliğin birleşimi M kuramı (tutarlı ve eşsiz tanımlı), kuantum kütleçekimi teorisi olarak bilinen on bir boyutlu model hipotezinin bir bölümünü oluşturduğu varsayıldı.
- Başkentin ilk futbol kulübü olan Pyunik, Bardzraguyn humb'ı bugüne kadar on bir defa kazanmıştır.
- Çarpışmalar sonrasında Viyana on bir gün sonra düştü ve Avusturya Nazi Almanyası'ndan ayrılarak Viyana'yı yeniden cumhuriyetin başkenti ilan etti.
- "Gençlik Tutkusu (Passion of Youth)" adlı otobiyografisinde belirttiği üzere, on bir buçuk yaşlarındayken ilk cinsel ilişkisini, ona bunun nasıl yapılacağını öğreten bir aşçı kadın ile yaşamış ve o günden itibaren yıllar boyunca neredeyse her gün cinsel birleşme yaşadığını söylemiştir.
- Temel, basit cebrin genellikle on bir yaşına gelmiş olan çocuklara anlatılması tercih edilir.
- Angola Kadın Hentbol millî takımı Afrika kupasını on bir kez kazanmış olup, Afrika kıtasından ilk takım olarak hentbol dünya kupası turnuvasında yer almıştır.
- Kenya'da ilköğretim mecburiyeti sekiz yıl olmasına karşılık kız ve erkek çocukların okuma gitme süresi bu sürenin de üzerinde genellikle on bir yıl olarak gerçekleşmektedir.
- William Thomson, daha on bir yaşındayken babasının matematik profesörü olduğu Glasgow Üniversitesi'nde öğrenime başladı; sonra Cambridge Üniversitesi'ne devam etti.
- Ermenistan on bir bölgeye (մարզ, "marz"; çoğul. մարզեր, "marzer") bölündürülmektedir. Ancak ülkenin başkenti Erivan hem şehir hem de marz olarak sayılmaktadır.
© dict.cc Turkish-English dictionary 2024
Contains translations by TU Chemnitz and Mr Honey's Business Dictionary (German-English only).
Links to this dictionary or to individual translations are very welcome!