Advertisement
 Translation for 'oturma odası' from Turkish to English
oturma odası {noun}living room
hav.
yanma odası {noun}
combustion chamber
2 translations
To translate another word just start typing!

Translation for 'oturma odası' from Turkish to English

Advertisement
oturma odası {noun}
living room

yanma odası {noun}
combustion chamberhav.
Usage Examples Turkish
  • Pilasterin apsis tarafı ile batı duvarı arasındaki uzunlamasına duvarlarda, derinleşen duvar bir kemerde sonlanmaktadır. Oturma odası dört pencereyle aydınlatılmıştır.
  • Bu oyunu kazanan takım bir sonraki Kamp ekstra oyununa kadar içerisinde banyo, mutfak, veranda, yatak odası ve oturma odası olan ahşap bir evde kalmaya hak kazanırken kaybeden takım ise içerisinde sadece uyku tulumu ve alet çantası bulunan 3 tarafı kapalı bir barakada kalırlar.
  • Bu eşya paketi, orta çağ ve denizcilik temalı çocuk odaları odaklı eşya ve deniz temalı oturma odası eşyası içerir.
  • Oturma odası aile bireylerinin bir arada oturdukları odadır.
  • Bolvadin Gelin odası ve Bolvadin Oturma odası olarak düzenlenmiş iki teşhir salonu yapılmıştır.

  • Mutfağı almak, ama oturma odası için hala mücadele etmek, şeklinde bir espri yapılmaktaydı.
  • Taş zeminli bir avluyla girilen evde giriş katında un ve tahıl ambarının yanında işevi-mutfak ve bir oturma odası yer alır.
  • Oturma odası bir evde bulunması gereken, aile bireylerinin ev içinde genelde bir arada bulundukları, genelde televizyon izlenen, bazen ise okuma, aile sohbetleri ve bunun gibi aktivitelerin gerçekleştirildiği ortamlardır.
  • Atatürk zamanında kullanılan mutfak eşyası, yöresel ürünler yani kadın kıyafetleri, çarıklar ve evin üst katında bulunan eski Türk yaşamını yansıtan oturma odası vardır.
  • İyi aydınlatılmış ve zengin bir şekilde dekore edilmiş oturma odası, binanın mimarisinde özel bir yere sahiptir.

  • Nargile kafe, nargile salonu veya nargile barı tütün ve nargile verilen kafe ve restoran türüdür. Bu tür kafelerde müşterilerin rahatlığı için oturma odası, divan, koltuk da bulunur.
  • Ana salonun arka tarafında iki katlı bina ve imamlar için oturma odası bulunmaktadır.
  • Onu oturma odası kanepesinde uyurken, yumruklarını kullanarak ve kafasına tekme atarak onu dövdü.
  • Geç Orta Çağın başlarında, Avrupa’daki mutfakları evi ısıtma işlevini yitirdiler ve yaşama alanının dışına çıkarak ayrı bir odaya taşındılar. Oturma odası artık mutfaktan ayarlanan kiremit ocaklarla ısıtılıyordu; böylece içerisinin duman olmaması sağlanıyordu.
  • West Midlands Halk Sağlığı Gözlemevi (İngiltere) uyarınca, kış mevsiminde bir oturma odası için yeterli düzeyde sıcaklık [...] , yaşanılan diğer odalar için ise en az [...] 'dir.

    Advertisement
    © dict.cc Turkish-English dictionary 2024
    Contains translations by TU Chemnitz and Mr Honey's Business Dictionary (German-English only).
    Links to this dictionary or to individual translations are very welcome!