Translation for 'vaktinde olmak' from Turkish to English

vaktinde olmak

to be on time

---

vaktinde {adv}

on time

Advertisement

olmak

to be

to become

to happen

kıskanç olmak

to be jealous

hemfikir olmak

to agree

yeterli olmak

to do [suffice]

teslim olmak

to give up [surrender, relinquish]

tekrar olmak

to recur

hazır olmak

unverified to be done

yeterli olmak {v}

unverified to suffice

demek olmak

to mean

farkında olmak

to be aware of

yok olmak

to disappear

mecbur olmak

to have to

ihtiyacı olmak

to need

şüphesi olmak

to doubt

sahip olmak

to own

hayran olmak

to admire

haberi olmak

to know

• Türbeye ziyaretler; yoğunluk yaz aylarında olmak üzere yılın her vaktinde görülmektedir.
• Silahtar ağa padişah sabah namazı vaktinde haremden çıkıp Enderûn'a geldiği andan, bazen yatsı namazından sonra harem'e döneceği ana kadar sürekli hükümdarın yanında bulunurlardı.
• Tan vaktinde 26 Nisan 1958'de Halk Kurtuluş Ordusu bölgeye girdi.
• Dünyanın bütün ülkelerinde ceza muhakemesi kanunlarına göre idam cezaları sabaha karşı infaz edilirken Adnan Menderes'in cezasının infazında bu kuralın dışına çıkılarak öğle vaktinde idam gerçekleştirilmiştir.
• Genel Sektreter, UNMIL'in görevinin Liberya Ulusal Geçici Hükûmeti ve diğer taraflara Kapsamlı Barış Anlaşması'nın etkili ve vaktinde uygulanmasına destek vermek; 17 Haziran 2003'te imzalanan ateşkes antlaşmasının uygulanmasını sağlamak; Ulusal Geçiş Hükûmeti'nin Liberya'nın her yerinde devlet otoritesini sağlamasına destek olmak; önemli kamu yapılarında güvenliği sağlamak, özellikle limanlar, havaalanları ve diğer hayati alt yapılar; Birleşmiş Milletler personelinin güveliği ve serbest dolaşımını sağlamak; insanların serbest dolaşımını sağlamak; yerinden olmuş vatandaşların ve göçmenlerin güvenli ve sürdürülebilir bir şekilde evlerine dönmelerini sağlamak; ve Birleşmiş Milletler askeri gücünün konuşlandığı bölgelerdeki sivilleri olası fiziksel şiddet tehditlerine karşı korumak olarak tanımladı.